Modern Sanat Akımının Temsilcileri: Gustav Klimt (4)
1862 yılında Avusturya’da dünyaya gelen Gustav Klimt kuyumcu olan babasından ilham alarak küçük yaşta sanatla ilgilenmeye başlamıştır. Genellikle dekoratif stili ve erotik öğeler içeren eserleriyle bilinmektedir. Klimt yaptığı işlerde sık sık metafor kullanmaktadır. Özellikle kendi kadın formunu resmettiği izlenimci eserinden sonra sanat çevrelerinde bilinirlik kazanmıştır.
Viyana’da okuduğu sanat okulunda (Vienna School of Arts and Crafts)mimari resim eğitimi almıştır. Klimt o dönemde Japon sanatı başta olmak üzere uzak doğu sanatı ve tekniklerinden oldukça etkilenmiştir.
1883 yılında Klimt kariyerine kamu binaları için duvar çalışmaları yaparak devam etmiştir. Kardeşi ve arkadaşı ile beraber “Company of Artists” adında bir girişim oluşturmuş ve bu çatı altında eserler üretmeye devam etmişlerdir. Klimt Viyana’da Burgtheater için yaptığı çalışma ile Avusturya Krallığı onur ödülü almış olup, sonrasında yaptığı başarılı işlerden dolayı Münih ve Viyana Üniversitesi onur üyeliğine layık görülmüştür.
Babası ve kardeşinin ölümünden sonra yaşadığı kayıpların da etkisiyle resim tarzında farklılaşmaya gitmiştir. 1892 yılı onun için bir dönüm noktası olmuştur. Eserlerinde gittikçe daha politik konuları ifade etmeye başlamış, yaptığı işler sosyal gerilimlerin sembollerini içeren bir hal almıştır. Nuda Veritas eseri buna en iyi örneklerdendir.
1894 yılında Viyana Üniversitesi için yapmaya başladığı Philosophy, Medicine, and Jurisprudence isimli 3 adet resmi 1904'de tamamladığında pek çok kişi tarafından olumsuz eleştirilere maruz kalmıştır. Çoğu kişi bu eserleri uygunsuz bir şekilde çıplaklık içerdiği konusunda eleştirmiştir. Bundan sonra kamu için hiç bir eser üretmeyeceğine yemin etmiş, sonrasında sadece kendi sanatını icra etmeye yönelmiştir.
Viyana Sanat Okulu’ndan ayrılan Gustav Klimt, Koloman Moser, Josef Hoffmann, Joseph Maria Olbrich ve Max Kurzweil gibi sanatçılarla Berlin ve Münih’deki Sezession (Secession) adlı sanat birliklerini örnek alarak Viyana Sezession’u (The Vienna Secession (German: Wiener Secession) kurmuştur. Yeni akımlara ev sahipliği yapan “Sanatçılar Birliği” binası olarak anılan bu mekanda pek çok özgün sergiler yapılmış olup yabancı artistlerin çalışmalarının Viyana’da tanınmasına büyük katkı sağlanmıştır.
Üzerinde altın varakların yer aldığı çalışmalarından The Hug, The Kiss ve Portrait of Adele Bloch-Bauer onun en bilinen eserlerindendir. 6 Şubat 1918 tarihinde geçirdiği felç ve sonrasında ağır zatürre rahatsızlığı yüzünden ölmüştür.
